The Modern Middle East by Ilan Pappé


The Modern Middle East
Title : The Modern Middle East
Author :
Rating :
ISBN : 0415214092
ISBN-10 : 9780415214094
Language : English
Format Type : Paperback
Number of Pages : 350
Publication : First published July 12, 2005

This groundbreaking contribution to a more comprehensive view of the region in a post-September 11th world, is the first introductory textbook on the modern Middle East to focus on the urban, rural, cultural and women's histories of the region over its political and economic history. Distancing himself from more modernizationist approaches, the author is concerned with the ideological question of whom we investigate in the past rather than how we investigate the past. Ilan Pappé begins his narrative at the end of the First World War with the Ottoman heritage, and concludes at the end of the twentieth century with the political discourse of Islam. The Modern Middle East : Accessible and original, The Modern Middle East is essential introductory reading for students on history or politics courses, as well as for journalists and those working in the region.


The Modern Middle East Reviews


  • Tirill

    The best history book i have ever read. It sticks to the point, it’s witty and analytical, and we also get the authors thoughts once in a while which makes this book feel much more down to earth. A good read that is easy to follow and full of enriching information!

  • Ömer Ak

    Various dimensions of the Middle Eastern society and their dynamics in a well-organized and detailed structure...

  • Busrauyarimsi

    Bu kitap üzerine kaleme aldığım yazı 28.10.2019 tarihinde Gazeteduvar'da yayınlanmıştır:
    https://www.gazeteduvar.com.tr/kitap/...

    Geride bırakılan gerçeklik: Modern Ortadoğu

    Herkesin “Ortadoğu” dendiğinde aklında bir imge uyanır: Kimi için en ileri noktasına götürülmüş düşünce sistemleriyle çarpıtılmış bir kültür, kimi için acilen kurutulması gereken bir bataklık, kimi için kısa süreliğine tecrübe edilmesi gereken mistik bir coğrafya, kimi içinse sömürü politikalarının deneme tahtası…

    Ortadoğu, birçok “düşünen” ve “çözüm üreten” insanın gövde gösterisi yaptığı bir coğrafya. Zira dünyanın birçok yerinde, köklü medya kuruluşlarından küçük hanelere, kitlesel siyasi partilerden dar tartışma gruplarına kadar her yerde Ortadoğu’ya dair bir “çözüm”, tüm “pisliği” temizleyebilecek bir ideoloji var. Oysa bu tartışmaların çok büyük bir kısmı Ortadoğu’nun modern tarihinden, yeni dünyayla beraber gelişen yeni karakteri ve hedeflerinden bihaber. Peki böyle bir zeminde, tüm bu tartışma ve çözüm önerileri ne kadar sağlıklı? İşte İletişim Yayınları’ndan çıkan Modern Ortadoğu: Toplumsal ve Kültürel Bir Tarih, son derece nitelikli ve sıradışı bir kaynak olarak okurun karşısına çıkıyor. Tarihçi ve aktivist Ilan Pappê, modern Ortadoğu’yu adeta bütün klişeleşmiş analiz ve yöntemlerden sıyırıp, onu kendi dinamikleri ve gerçekliğiyle ele alıyor.

    Modern Ortadoğu: Toplumsal ve Kültürel Bir Tarih, birbirini besleyerek ilerleyen on bölümden oluşuyor. Çalışmanın, özellikle Ortadoğu üzerine yapılmış bir çalışmaya kıyasla okuru ters köşe eden yanı ise siyasi ve ekonomik plandan kısaca bahsedilerek “asıl” anlatılmak istenene doğru yönelmesi. Zira birçok çalışma için Ortadoğu yalnızca siyasetten ve “hızla yayılan bir virüs” olarak görülmekten ibaret; Ortadoğu’nun kritik noktalarını kültür ve toplumla temellendirmeye çalışmaksa vakit kaybı. Oysa Pappe için bu süreç tam tersine işliyor. Pappe, Ortadoğu kırsalını ve kentleşmeye uzanan süreci “Ortadoğu’nun 20. Yüzyıldaki Kırsal Tarihi”, “Kent Tarihi” bölümleriyle anlatarak, Ortadoğu halklarının yalnızca siyasi huzursuzluklardan kaçmak, göç ettikleri yerleri sıçrama tahtası olarak kullanmak gibi amaçları olmadığını anlamamıza vesile oluyor. Dünyanın her köşesini her saniye yeniden şekillendiren emperyalizmin Ortadoğu kentlerini nasıl şekillendirdiğini, bunun sonucunda sınıfların oluşumunu ve sınıf siyasetinin nasıl yürütüldüğünü gözlemlemek Ortadoğu’nun kendi gerçekliğini “kabul etmemizi” sağlıyor. Marx, Gramsci gibi ikonik teorisyenlerin “Avrupai” tespit ve çözümlerinin bu topraklarda nasıl vuku bulduğunu incelemekse okur için başka bir deneyim haline geliyor. Bu açıdan Pappe, Ortadoğu’yu yalnızca dünyanın geri kalanı için ucuz ve problemli iş gücü olarak gören genelgeçer algıyı paramparça ediyor. Modern Ortadoğu: Toplumsal ve Kültürel Bir Tarih, “Popüler Kültür: Müzik, Dans ve Sanat”, “Ortadoğulu Kadınların Tarihi”, “Yeni Medya Devrimi” gibi bölümlerle ise, Ortadoğu’nun kültürünü ilmek ilmek örüyor.

    Modern kültürün her daim sarsıcı, toplumsal travmalarla boğuşan toplumlarla harmanlanarak nasıl köklendiğini, tüm dünya için vazgeçilmez olan iletişim kanallarının bu topraklarda neye göre, ne kadar işlevsel ve özgür olabileceğini anlamak okur için son derece önemli bir nokta. Çünkü Ortadoğu’ya belirsiz, “çözümsüz” kimliğini kazandıran şeylerin nedeni aslında tam olarak da burada yatıyor: Toplum, travmalar ve iç siyasetle sürekli olarak yeniden şekillendirilen kültürün tam içinde. Okur, çalışma boyunca kırsalda, büyük kentlerde, devrimin tam ortasında kendine bir yer edinebiliyor, kitap da böylece okurun -eğer varsa- üstten bakan tavrını ciddi şekilde kırmayı başarıyor. Bu sayede Ortadoğu, tek boyutlu ve edilgen bir obje olmaktan çıkıp çok boyutlu bir özne haline gelebiliyor. Bu noktaya da şüphesiz ki Ilan Pappê’nin teknik ve katı bir gerçeklikle yetinmeyip empatiyi de metne yedirebilen başarılı sosyal bilimci mizacı sayesinde geliyoruz.

    İletişim Yayınları’ndan çıkan Modern Ortadoğu: Toplumsal ve Kültürel Bir Tarih, klişelere kapılmayan bir Ortadoğu çalışması. Değindiği hiçbir konuya kesin noktalar koymaması, hırçın ve “çileli” mizacı gereği hiçbir zaman kalıplara sığmayacak bir coğrafyayı başka perspektiflerle anlamaya çalışması, ardında birçok sosyal bilimcinin macerasını başlatacak aralıklı kapılar bırakmasıyla da ideal sosyal bilim çalışmalarının en güzel örneklerinden birini oluşturur nitelikte. Ve Ilan Pappê’nin son cümleleri, hem düşünsel hem de şahsi hayatımıza belki de en güzel tavsiye: “Kendinizi anlamazsanız hiçbir zaman doğru düzgün bir çözümleme yapamazsınız; kaçırdığınız duygusal unsur inanılmaz bir insan devriminin arkasında yatan esas faktörse kağıda dönüşen ormanlara yazık olur, böylece akademisyenler de Ortadoğu’da ne olduğunu boş yere açıklamaya çalışır.”

  • namelessdilara

    objektifini epey sevdiğim yazar bu kitabında, ortadoğu’nun kırsal tarihini, kent tarihini, kültürünü, sanatını, kadınların mücadelelerini titizlikle inceliyor.
    ”siyasal İslâm”ın bölgedeki rolünü vurgularken kesin sonuçlara varmaktan kaçınıyor, bu tarihsel coğrafyaya “anlayarak” bakmanın imkanı üzerinde duruyor.
    ortadoğu’nun modernleşmesini fransız ihtilali’ne dayandıran yazar; cezayir’den osmanlı devleti’ne kadar tüm orta doğu coğrafyasının modernleşmesi detaylı bir biçimde ele alıyor.
    okunması çok kolay olmayan ama epey bilgilendirici r kitap. özellikle filistin’in tarihiyle ilgili olan kısımları ilgimi çekerek okudum.

  • Abdullah Ucak

    n