Title | : | İsyan Ahlâkı |
Author | : | |
Rating | : | |
ISBN | : | - |
ISBN-10 | : | 9789759952426 |
Language | : | Turkish |
Format Type | : | Paperback |
Number of Pages | : | 224 |
Publication | : | First published January 1, 1934 |
Biz, hem uysallığa hem de anarşizme karşıyız. Her türlü sosyolojizme, yani toplum gerçeğinin her şey olduğu anlayışına karşı olduğumuz kadar, bencil ve katı ferdiyetçiliğin de karşısındayız. Sadece bütün iradeleri aynı şekilde belirleyen bir İrade karşısındaki uysallığı kabul ediyoruz.
Bize göre selamet, tarih ve insanlıkla birlikte, tarihin ve insanlığın var oluş sebeplerini içinde bulacakları bir mutlak’a bağlanmaktan ibarettir. Aklı başında bir insanlık, kendini asla gayesi ve gerçekleştireceği mukadderatı olmayan bir varlık olarak düşünemiyecektir. Kendi gayesini bilecek noktaya erişmese bile o, sanki bu gayeye arka arkaya gelen nesillerin sonsuzluğunda ulaşılacakmış gibi hareket edecektir.
Ferdin boyun eğmen zorunda kaldığı bir baskı unsuru olarak toplum, zorbalık ve zulme kanat germekte, bu şekilde esirliği ve esaret derecesinde uysallığı yaratmaktadır. O, böylelikle ferin iradi güçlerini öldürmektedir. Oysa toplum tam aksine, ferdi hareketin özlem duyduğu, atıldığı bir ideal, yani merhametin ve isyanın esiri olan ideal olmalıdır. İnsanlıkta inançların tesirli bir şekilde yayılması, gerçekten toplumun ve medeniyetin yaratıcısıdır. İşte bu yayılmadır ki, herbirimizi gücümüz nisbetinde birer asi, yani birer ahlaki varlık haline getirir. Biz, bütün insanlığın selametini bu inançların yayılması olgusunda aradık.
Bize göre selamet, tarih ve insanlıkla birlikte, tarihin ve insanlığın var oluş sebeplerini içinde bulacakları bir mutlak’a bağlanmaktan ibarettir. Aklı başında bir insanlık, kendini asla gayesi ve gerçekleştireceği mukadderatı olmayan bir varlık olarak düşünemiyecektir. Kendi gayesini bilecek noktaya erişmese bile o, sanki bu gayeye arka arkaya gelen nesillerin sonsuzluğunda ulaşılacakmış gibi hareket edecektir.
Ferdin boyun eğmen zorunda kaldığı bir baskı unsuru olarak toplum, zorbalık ve zulme kanat germekte, bu şekilde esirliği ve esaret derecesinde uysallığı yaratmaktadır. O, böylelikle ferin iradi güçlerini öldürmektedir. Oysa toplum tam aksine, ferdi hareketin özlem duyduğu, atıldığı bir ideal, yani merhametin ve isyanın esiri olan ideal olmalıdır. İnsanlıkta inançların tesirli bir şekilde yayılması, gerçekten toplumun ve medeniyetin yaratıcısıdır. İşte bu yayılmadır ki, herbirimizi gücümüz nisbetinde birer asi, yani birer ahlaki varlık haline getirir. Biz, bütün insanlığın selametini bu inançların yayılması olgusunda aradık.
İsyan Ahlâkı Reviews
-
Bazı başlıkları aşırı zorlama gelse de, aklıma kazınan birkaç cümle kocaman ışıklı bir tabela mahiyetinde adeta " İsyanımız Allah'sız insana, Stirner'in anarşizmine, Rousseau'nun sakat, mefluç ferdiyetçiliğine, Schopenhauer'un neticesiz kötümserliğine... Allah'sız ferdiyetçilikten, tabiat aleminde Allah'ın hareketini gerçekleştirmeye yönelen bir şahsiyetçiliğe yükseleceğiz ! "
-
Bir mühendis olarak felsefe konusunda üniversitede aldığım seçmeli ders dışında bir kitap okumamıştım. Bir Erzurumlu olarak hemşehrim Nurettin TOPÇU'nun bu güzel eserini bitirdim. ama tekrar özümseyerek okumak istiyorum ve de başladım, yaklaşım olarak müthiş bir felsefe anlayışı..
-
İyi